Yarım netle üniversiteye giriş yok

Üniversite giriş sınavı YKS sonuçlarını değerlendiren Eğitim Uzmanı Salim Ünsal, adaylara şu önerilerde bulundu:

“Bu yıl gözümüze en çok çarpan farklılık adayların ‘yerleşemeyecek miyim’ kaygısı. Sıralamaya baktığımızda, geçen sene 500 bine girebilmiş adayla aynı puanı alan aday bu yıl endişeli. Özellikle sözel alanlarda kontenjanlar hiç boş kalmayacak. Dolayısıyla ‘barajlar kaldırıldı artık yarım net yapan bile üniversiteli olacak’ söylemi de anlamını kaybetti. Çünkü bu yılın taban puanları, geçen seneki baraj puanlarından daha yüksek olacak. Yani sıralamalar düşük olsa da taban puanlar yükselecek. Rakamla ifade edersek, geçen yıl 180 barajını 560 bininci aday geçmişti. Kontenjanını dolduramayan bölüm 563 bininciyi alacaktı. Bu sene 563 bininci aday 230 puan aldı. Yani geçen sene 180 puanla öğrenci alan programların taban puanı bu yıl 230 olacak. Bu da alt sıralardaki öğrencilerin daha zor şartlarda tercih yapmasına sebep olacak.”

ALT SIRALAR TABAN PUANLARA ODAKLANSIN

Salim Ünsal, ‘puana değil sıraya bakın’ uyarısının ilk 250 bindeki adaylar için daha önemli olduğuna dikkat çekti: “‘Puana değil de sıraya bakın’ dememiz 1 milyonuncu öğrenci için söylenen bir şey değil aslında. Daha çok ilk 250 bindekiler için geçerli. Geçen senenin barajını geçmiş öğrenciler şu an sıralamadan ziyade tercih edebilecekleri bölümlerin kaç puandan aday alabileceği detayına odaklanmalı. Geçen senenin doluluk oranlarına da bakılmalı.”

TERCİH ARALIĞINI GENİŞ TUTUN

Rakamlara göre sınava giren her 3 adaydan sadece biri üniversiteye yerleşecek. Özellikle alt sıralardaki öğrenciler için tercih yapmak daha zorlu olacak. Üst sıralarda yer alan öğrenciler sıralamalarına göre tercih yapacakken, alt sıralarda mücadele veren adaylar neler yapmalı? Salim Ünsal sıralamanın gerilerinde kalan adaylara şunları öneriyor:

– Genel olarak tercih aralığını geniş tutun. 200 binden sonraki öğrenciler için önceki yıllara göre oynamalar çok olabilir. Geniş bir alanda tercih yapmak için adaylar seçecekleri okulların son yerleşen puanlarına mutlaka bakmalı.

– Geçen yıl kontenjanını dolduramamış bölümlerin doluluk oranları incelenmeli.

– Çok alt sıralarda olanlar geçen senenin son sıralarına demir atmış bölümleri incelesin. Kontenjanının yüzde 5 ya da 10’unu doldurmuş olanlar doğru seçenek olabilir.

– Farklı puan türü seçeneği kullanılarak da tercih yapılabilir. Bu salt 4 yıllık bölümleri tercih etmekten daha gerçekçi sonuçlar getirebilir.

BÖLÜM BÖLÜM KONTENJAN ARTIŞI

– TYT’de geçen sene toplam 504 bin 665 olan kontenjan bu yıl 512 bin 881’e çıktı. Geçen yıl sayısaldaki 197 bin 141 kontenjan 200 bin 667’ye, sözelde 109 bin 929’dan 112 bin 821’e, YDT’de 25 bin 626’dan 26 bin 110’a çıktı. Ancak eşit ağırlıkta 173 bin 308 olan kontenjan 169 bin 566’ya düştü. Salim Ünsal’ın kontenjanlarla ilgili analizleri şöyle:

– Tercih kılavuzuna göre, en büyük kontenjan kaybı spor yöneticiliği programında. İsim değişikliğiyle 757 kontenjan kaybı oldu. Aynı değişim sağlık yönetiminde de mevcut.

– 1100 artış ile kontenjanı en çok yükselen program ise bilgisayar mühendisliği. Ardından 1023 kontenjan artışıyla hemşirelik geliyor. Onları tıp, yazılım mühendisliği, elektrik- elektronik mühendisliği takip ediyor.

– Son birkaç yıldır kan kaybeden programlar arasında yer alan psikolojinin kontenjanı 548, diş hekimliği 41 ve hukuk 366 arttı.

– 2 yıllık bölümlerde en çok kontenjan artışı işletme yönetimi ve bilgisayar programcılığında oldu.

– Yüksek atama oranı nedeniyle okul öncesi öğretmenliğinin kontenjanı 90 arttı. Özel eğitim ise 331 kontenjan artışı ile ilgi gören bölümler arasında yer aldı.

– Tıp fakültelerine 18 bin 347 kontenjan verildi. Bu durum tıp okumak isteyen öğrenciler için büyük şans. Herkes tıp yazsa bile bu fakülteler başarı sırasını 18 binden kapatacak.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir