Bursa’nın İnegöl ilçesinde yaşayan Ayşen-Halit Karakaş çiftinin birinci çocukları Kayra (14), 2011’de, 3 yaşındayken sıvı paklık gereci içti.
Yemek borusu, midesi ve kalın bağırsağı ziyan gören Kayra’yı, ailesi hastaneye kaldırdı.
ABD’de tedavi gördü
Doktorların ‘yaşamaz’ dediği Kayra’nın tedavisine, Sıhhat Bakanlığı onayıyla Türkiye’de tedavi edilemeyeceği gerekçesiyle ABD’de devam edildi.
Cincinnati Çocuk Hastanesi’nden sonra Kayra’nın tedavisi, Boston Çocuk Hastanesi’nde de sürdü.
11 yıl sonra sıhhatine kavuştu
2019 yılında, ayağından alınan kesimle yapılan gırtlağı, yeni yapılan yemek borusuna bağlandı ve ameliyattan 2 hafta sonra Kayra birinci sefer biberonla su içti.
2020’ye kadar Türkiye’de ve Amerika Birleşik Devletleri’nde tedavi olup 300’den fazla ameliyat geçiren Kayra, 11 yılın akabinde sıhhatine kavuştu.
Bir annenin umut zaferi
Kayra’nın annesi Ayşen Karakaş, oğlunu yaşatmak için verdiği çabayı, ‘bir annenin umut zaferi’ olarak kıymetlendirdi.
Yaşadıklarını DHA muhabirine anlatan Karakaş, çocukları hasta olan annelere davette bulundu.
Eşiyle 13 yıl evvel severek evlendiklerini söyleyen Ayşen Karakaş, birinci çocukları olan Kayra’nın şimdi 3 yaşındayken sıvı paklık materyali içerek iç organlarının ziyan gördüğünü söyledi.
“Biz bu imtihanı kazandık”
O olaydan sonra güç günler yaşadıklarını belirten Karakaş, “O kadar çaresiz bir durum ki, Türkiye’de gitmediğimiz hastane kalmadı. Paranızın olduğu durumlarda bile kimi kapılar açılmadı. Zira yapılabilecek hiçbir şey yok. Bütün hekimlerin söylediği şey, ‘Oğlunuz ölecek, kaybedeceksiniz.’ Buna karşın hiçbir vakit bir anne olarak umudumu kaybetmedim ve biz bu imtihanı kazandık hakikaten.” dedi.
“Bana hastaneleri sevdiren oğlum oldu”
Karataş, inancını kaybetmediğini belirterek, şöyle konuştu:
“En son kelamı söyleyen hekimlerdir. Onlara karşın ben oğlumun öleceğine inanmadım. Bir anne olarak konduramadım. O denli devirler yaşadık ki oğlumla bir arada, yani 11 sene lisana kolay.
Hiç abartmadan söylüyorum; kışın hastaneye girerdik yazın çıkardık, yazın girerdik kışın çıkardık. Şu anda ben de bir sıhhat çalışanıyım. Eşim neden hastanede çalıştığımı daima sorar. Ben aslında anaokulu öğretmeniyim. Ancak bana hastaneleri sevdiren oğlum oldu.
“300’den fazla ameliyat geçirdi”
Oğlum 300’den fazla ameliyat geçirdi. Artık sayısını bile hatırlamıyorum. Bazen haftada 1, bazen ayda 1 ancak daima ameliyatlar geçirmesine karşın hiçbir vakit oğlum ve ben, hayata olan umudumuzu kaybetmedik. Ben onun her vakit yeterli olacağına inandım.
Kayra’nın savaşı hoş sonuçlar verdi. Çok şükür ki artık 2020 yılından beri biz bir aile olduk. Bunun öncesinde 10 senem oğlumla hastanede geçti. Olay olduğunda kızıma yeni doğum yapmıştım. 2 yıldan beri birinci sefer birlikte yaşıyoruz. Bu çok hoş bizim için. En değerlisi Kayra’nın yemek yiyebiliyor olması ve okula gitmesi.”
Hiç okula gitmedi
Kayra’nın rahatsızlandığı mühlet içinde hiçbir vakit aile olamadıklarını söyleyen Karakaş, “Hep hastanelerde olduğumuz için kızımı aslında ben büyüttüm diyemiyorum. Doğumundan itibaren diğerlerinde büyüdü. Amerika’dan Türkiye’ye döndüğümüz 2020 yılından itibaren aile olduğumuza inanıyorum. Bu çok memnunluk verici bir şey. Kızım yanımda, oğlum yanımda, eşim yanımda. 2 yıldan beri daima birlikteyiz. Oğlum şu an 14 yaşında. Daha evvel hiç okula gitmedi.
“Umut her vakit vardır”
Artık 2 yıldır okula gidiyor. Çok şükür okula başladık. Eğitimimize devam ediyoruz. Yemek yiyor, yaşıtlarıyla birlikte bütün aktivitelere katılıyor. Bu çok hoş bir şey. Hayatımda inanamayacağım bir şey. Umudumu kaybetmememe karşın aslında bir yanım ‘olmayacak’ diyordu.
Bu durumları görünce nitekim mucize olduğunu düşünüyorum. 2011 yılından bugüne kadar verdiğim annelik gayretini kazandım. Çocukları hasta olan ailelere sesleniyorum, lütfen vazgeçmeyin. Umut her vakit vardır. Kesinlikle bir yolu vardır. Lütfen pes etmeyin.” dedi.
